Menü
Bizden Haberler

Düzenli Bağışçılarımızdan Komşu Fırın ile Röportajımız

Destek Market'in düzenli bağışçılarından Komşu Fırın'ın Kurumsal İletişim ve Pazarlama Yönetmeni Kübra Terekli ile Tider Destek Market'e bağış süreçlerini ve sonrasında kurum içinde ve dışında etkilerini konuştuğumuz...

  • Kısaca Komşufırın’dan ve sosyal sorumluluk/sorumlu komşuluktan bahsedebilir misiniz?
  • Komşufırın Doruk Group Holding’in fırıncılık markası olarak 10 yıl önce perakende sektöründe ki yerini almıştır. Genç ve dinamik yapısının yanında aslında köklü bir kurum olan Komşufırın’ın en önemli özelliği, Doruk Group Holding’in diğer yapı taşları tohumculuk ve değirmencilik sektörlerindeki bilgi ve mesleki birikiminden gelmektedir. Komşufırın, bugün Türkiye fırıncılık sektörünün perakende üzerinde gelişmesine katkı sağlayan, ayrıca bu anlamda tohumdan başlayan bir süreci, entegre bir değer sistemi ile yöneten tek firma olma özelliğini taşıyor. Holding’in firması olan Marmara Tohum, tohum işletmeciliğinde kendi nitelikli buğday tohumunu üretiyor, yine kendi firması olan Doruk Un Sanayii’nde kendi ununu elde ediyor ve son olarak Komşufırın’da ekmekler ve lezzetli atıştırmalıklarla müşterisine daim en iyisini sunmayı hedefliyor. Tarıma, hepimizin de bildiği üzere yüzümüzü tekrar dönmemiz gerekiyor. Sürdürülebilirliğin sağlanması ve yeni nesillere katma değerli iş modelleri bırakılması için de çok Önemli. Biz Komşufırın olarak aslında bir buğday tanesi ile başlayan serüvenimizi, sürdürülebilir tarım ve hammadde üretiminden en son sofralarda mutluluk veren unlu mamül oluşumuna kadar müşterilerimize sunuyoruz. Özellikle bu anlamda hem ülkemize hem de çalışanlarımıza yatırım yapmaktan çekinmiyoruz. Komşularımıza ve nesillerimize sorumluluğumuzun her zaman en iyisini, en değerlisini, en uygun koşullarda sunmak olduğunu biliyoruz.
  • Destek Market’e destek olma fikri nasıl doğdu?
  • Aslında ürünlerimizi ihtiyacı olan komşularımızla paylaşma fikri hep vardı ancak bu işi bir sistemli bir şekilde üstlenen bir kuruma ihtiyacımız vardı. Tam o sırada PR ajansımız vasıtası ile kısa bir araştırma yaparak size ulaştık.
  • Gıda bankasını desteklemek sizin kurumsal politikalarınız açısından, israfın önlenmesi açısından neler ifade ediyor?
  • Gıda bankası, hem israfın önlenmesi hem de ihtiyacı olanla paylaşmak anlamına geliyor. Sürekli yoğun bir tüketim içerisindeyiz, belli seviyede olan insanlar için bu tüketim günlük bir rutin haline gelmiş durumda ancak sürdürülebilirliğin sağlanması için paylaşmak şart.
  • İlk ekmekleri gönderene kadar ne gibi süreçlerden geçtiniz? Biraz hazırlık aşamasında neler yaşadığınızdan bahsedebilir misiniz?
  • Büyük bir heyecan yaşadık, özellikle projeyi kurumumuzda paylaştığımızda bütün çalışanlarımız da çok heyecanlandı. Anadolu yakasında belli fırınlarımızdan bu anlamda destek aldık. Bizim ekmeklerimizin çoğu 1 ekmekten daha fazla gramaja sahip ve tok ekmekler. Dolayısıyla bir ailenin iki günlük ekmek ihtiyacını tek ekmek ile karşılaması mümkün olabiliyor. O nedenle proje çerçevesinde paylaşacağımız ürünlerimizi de hep bu gözle seçtik.
  • Ekmekleri Destek Market'e bağışlama konusuna çalışanlarınız nasıl baktı? Onlar süreci desteklediler mi? Neler yaptılar? Şimdi neler düşünüyolar?
  • Çok sevindiler, hatta bayramlarda tüm ekip bu sayede ihtiyacı olanlarla kıyafet paylaşımı da yaptı, yine bireysel olarak bu bağışlarını devam ettirenler var. Biz de kurum olarak her zaman Tider’i desteklemeye devam ediyoruz.
  • Şimdiye kadar ne kadar ekmek bağışlandı?
  • Şimdiye kadar 5000 adet ürün bağışladık, günlük sayımız da artmaya devam ediyor.
  • Ekmeklerin bağışlanması ve israfın önlenmesi sizin açınızdan ne gibi etkiler yarattı? Neler değişti?
  • En başta ısrafın önlenmesine katkı sağlamak için bize bir fırsat tanınmış oldu, sektörümüz gereği çok yoğun bir tüketim var ve ihtiyacı olan komşularımız ile ürünlerimizi paylaşmak, markamız açısından da ek katma değer yaratmış oldu.
  • Tüketicilerinizden ne gibi tepkiler aldınız?
  • Bir kere müşterilerimiz nezdinde de bu paylaşıma ortak olmamız olumlu bir etki yarattı, tüm fırınlarımızda Tider’in etiketlerini konumlandırdık. Bu sayede Tider’in bilinirliğine de katkı sağlamak istedik. Aynı zamanda çalışanlarımız da konuya heyecanla katkı sağlamaya çalışıyorlar.
  • Önümüzdeki dönem için planlarınız nelerdir? Bizimle paylaşmak istediğiniz başka görüşleriniz var mı?
  • 2017 yılında daha fazla Destek Market açılmasını temenni ediyoruz.